Ayşe ninenin bir horozu varmış. Bir gün yolda giderken horozun ayağına diken batmış. Horoz ninesine gidip “benim ayağıma diken battı” diye söylemiş. Ninesi de horozun ayağından dikeni çıkarıp fırına fırlatmış.
Bu esnada Ayşe Nine fırında pide pişiriyormuş. Horoz, ninesine “Benim dikenimi ver,” demiş. Ninesi de ben onu fırına attım yandı, diye cevap vermiş. Horoz da ” Olmaz, ben dikenimi almadan gitmem!” diye bağırmış. Bunun üzerine ninesi de ben diken yerine sana pide vereyim, demiş. Horoz kabul etmiş, pideleri alıp yola koyulmuş.
Horoz yolda giderken çobana rastlamış. Çoban horozun pidelerini görünce “Horoz kardeş pideleri birlikte yiyelim mi?” diye sormuş. Horoz kabul etmiş. Oturmuşlar, yemişler. Horoz bu sefer de çobana “Benim pidemi ver, ben yoluma gideyim,” demiş. Çoban da oturduk, beraber yedik. Pide bitti o zaman ben sana kuzu vereyim, demiş. Horoz kuzuyu almış yola koyulmuş.
Az gitmiş, uz gitmiş; dere tepe düz gitmiş. Yolda bir çiftçiye rastlamış. Çiftçi horoza: “Horoz kardeş, kuzuyu pişirelim de yiyelim.” demiş. Bunlar oturup kuzuyu yemişler. Horoz az durmuş, uz durmuş. Ben kuzumu isterim, demiş. Çiftçi de hadi ben sana öküzümü vereyim de sen yoluna git demiş. Horoz öküzü almış, yola koyulmuş.
Yolda giderken düğüncülere rastlamış. Düğüncüler horoz kardeş; öküzü keselim de keşkeğe koyalım, sonra da yiyelim demişler. Oturup öküzü yemişler. Horoz az durmuş, uz durmuş. Ben öküzümü isterim, demiş. Düğüncüler sana davul verelim demişler. Horoz davulu istememiş. Zurna verelim demişler. Horoz zurnayı istememiş. İlla gelini istemiş. Gelini horoza vermişler. Horoz gelini almış, yola koyulmuş. Kendi kendine yolda şarkı uydurmuş:
Bir dikene bir pide,
Bir pideye bir kuzu,
Bir kuzuya bir öküz,
Bir öküze bir davul,
Bir davula bir zurna,
Bir zurnaya bir gelin,
Daddiri dadda,
Daddiri dadda.
demiş ve gitmiş.
Balıkesir Masalı